Direkte Treffer

    Deutsch Türkisch
    geschmeidig
    {adj}
    		 yumuşak
    {adj}
    glimpflich
    {adj}
    		 yumuşak
    {adj}
    lind
    {adj}
    		 yumuşak
    {adj}
    mild
    {adj}
    		 yumuşak
    {adj}
    mollig
    {adj}
    		 yumuşak
    {adj}
    sachte
    {adv}
    		 yumuşak
    {adv}
    sanft
    {adj}
    		 yumuşak
    {adj}
    stimmhaft
    {adj}
    		 yumuşak
    {adj}
    weich
    {adj}
    		 yumuşak
    {adj}
    zart
    {adj}
    		 yumuşak
    {adj}
    flauschig
    {adj}
    		 yumuşak
    {adj}

    Indirekte Treffer

    Deutsch Türkisch
    die Milde
    {noun} {f}
    		 yumuşaklık
    {noun}
    Nachgiebigkeit
    {noun}
    		 yumuşaklık
    {noun}
    Nachgiebigkeiten
    {noun}
    		 yumuşaklık
    {noun}
    Schmiegsamkeit
    {noun}
    		 yumuşaklık
    {noun}
    Weichheit
    {noun}
    		 yumuşaklık
    {noun}
    die Molluske
    {noun} {pl}
    zool.
    		 yumuşakçalar
    {noun} {pl}
    die Schalentier
    {noun} {pl}
    zool.
    		 yumuşakçalar
    {noun} {pl}
    die Weichtier
    {noun} {pl}
    zool.
    		 yumuşakçalar
    {noun} {pl}
    die Weichtiere
    {noun} {pl}
    zool.
    		 Yumuşakçalar
    {noun} {pl}
    das Weichteil
    {noun} {n}
    		 yumuşak doku
    {noun}
    der Softie
    {noun} {m}
    		 yumuşak kişi
    {noun}
    das Weichholz
    {noun} {n}
    		 yumuşak ağaç
    {noun}
    das Weicheisen
    {noun} {n}
    		 yumuşak demir
    {noun}
    nachgiebig
    {adj}
    		 yumuşak başlı
    {adj}
    ius.
    sanftmütig
    {adj}
    		 yumuşak başlı
    {adj}
    ius.
    der Weichkäse
    {noun} {m}
    cook.
    		 yumuşak peynir
    {noun}
    das Plüschtier
    {noun} {n}
    		 yumuşak oyuncak
    {noun}
    das Kernobst
    {noun} {n}
    bot.
    		 yumuşak çekirdekli meyve
    {noun}