Direkte Treffer

    Deutsch Türkisch
    trotten
    {adj}
    		 tırıs gitmek
    {adj}

    Indirekte Treffer

    Deutsch Türkisch
    passieren
    {vb} {vt}
    		 geçip gitmek
    {vb}
    verfließen
    {vb} {vi}
    		 akıp gitmek
    {vb} {vi}
    Trott
    {noun}
    		 tırıs
    {noun}
    Trab
    {noun}
    		 tırıs
    {noun}
    Trotte
    {noun}
    		 tırıs
    {noun}
    führen
    {vb} {vt}
    		 gitmek
    {vb}
    wegfahren
    {vb}
    		 gitmek
    {vb} {ind}
    begeben
    {vb}
    		 gitmek
    {vb} {ind}
    fortfahren
    {vb}
    		 gitmek
    {vb} {ind}
    zurücklegen
    {vb}
    		 gitmek
    {vb} {ind}
    wegfahren
    {vb} {vi}
    		 gitmek
    {vb}
    losgehen
    {vb} {vi}
    		 gitmek
    {vb}
    fahren
    {vb}
    		 gitmek
    {vb} {ind}
    hinfahren
    {vb}
    		 gitmek
    {vb} {ind}
    gehen
    {vb} {vi}
    		 gitmek
    {vb}
    leiten
    {vb}
    		 gitmek
    {vb} {ind}
    gehen
    {vb}
    		 gitmek
    {vb}
    heimgehen
    {vb} {vi}
    		 eve gitmek
    {vb}
    galoppieren
    {vb} {vi}
    		 dörtnal gitmek
    {vb}