Direkte Treffer

    Deutsch Türkisch
    der Schminktisch
    {noun} {m}
    makyaj masası
    {noun}

    Indirekte Treffer

    Deutsch Türkisch
    der Schminkspiegel
    {noun} {m}
    makyaj aynası
    {noun}
    der Schminkkoffer
    {noun} {m}
    makyaj çantası
    {noun}
    der Kosmetikkoffer
    {noun} {m}
    makyaj çantası
    {noun}
    der Maskenbildner
    {noun} {m}
    makyaj sanatçısı
    {noun}
    der Eßtisch
    {noun} {m}
    yemek masası
    {noun}
    der Sekretär
    {noun} {m}
    yazı masası
    {noun}
    der Schreibtisch
    {noun} {m}
    yazı masası
    {noun}
    schminken
    {vb} {vt}
    makyaj yapmak
    {vb}
    zurechtmachen
    {vb} {vt}
    makyaj yapmak
    {vb}
    sich schminken
    {vb} {vr}
    makyaj yapmak
    {vb}
    die Kripo
    {noun} {f}
    cinayet masası
    {noun}
    die Kriminalpolizei
    {noun} {f}
    cinayet masası
    {noun}
    der Tuschkasten
    {noun} {m}
    makyaj kutusu
    {noun}
    das Make-up
    {noun} {n}
    makyaj
    {noun}
    schminken
    {noun}
    makyaj
    {noun}
    das Make up
    {noun} {n}
    makyaj
    {noun}
    die Schminke
    {noun} {f}
    makyaj
    {noun}
    der Bügeltisch
    {noun} {m}
    ütü masası
    {noun}
    das Bügelbrett
    {noun} {n}
    ütü masası
    {noun}