Direkte Treffer

    Deutsch Türkisch
    die Überwachungsstation
    {noun} {f}
    		 gözetim istasyonu
    {noun}

    Indirekte Treffer

    Deutsch Türkisch
    der Überwachungsstaat
    {noun} {m}
    		 gözetim devleti
    {noun}
    das Überwachungsgerät
    {noun} {n}
    		 gözetim cihazı
    {noun}
    die Arbeitsstation
    {noun} {f}
    		 iş istasyonu
    {noun}
    die Bodenstation
    {noun} {f}
    		 yer istasyonu
    {noun}
    die Basisstation
    {noun} {f}
    		 baz istasyonu
    {noun}
    die Tankstelle
    {noun} {f}
    		 benzin istasyonu
    {noun}
    der Bahnhof
    {noun} {m}
    		 tren istasyonu
    {noun}
    der Weltraumbahnhof
    {noun} {m}
    		 uzay istasyonu
    {noun}
    die Forschungsstation
    {noun} {f}
    		 araştırma istasyonu
    {noun}
    die Wasserstation
    {noun} {f}
    		 su istasyonu
    {noun}
    die Wetterstation
    {noun} {f}
    		 meteoroloji istasyonu
    {noun}
    die Abfüllstation
    {noun} {f}
    		 dolum istasyonu
    {noun}
    die Trafostation
    {noun} {f}
    ugs.elec.
    		 trafo istasyonu
    {noun}
    der Bewährungshelfer
    {noun} {m}
    		 gözetim memuru
    {noun}
    die Bewährungshelferin
    {noun} {f}
    law.
    		 gözetim memuru
    {noun}
    die Radaranlage
    {noun} {f}
    		 radar istasyonu
    {noun}
    die Videoüberwachungsanlage
    {noun} {f}
    elec.
    		 video gözetim sistemi
    {noun}
    überwachen
    {vb} {vt}
    		 gözetim altında tutmak
    {vb}
    die Oberaufsicht
    {noun} {f}
    		 yüksek gözetim
    {noun}