Direkte Treffer

    Deutsch Türkisch
    die Enttarnung
    {noun} {f}
    		 deşifre etme
    {noun}
    die Entlarvung
    {noun} {f}
    		 deşifre etme
    {noun}
    die Dechiffrierung
    {noun} {f}
    		 deşifre etme
    {noun}
    entziffern
    {vb} {vt}
    		 deşifre etmek
    {vb}
    die Entzifferung
    {noun} {f}
    		 deşifre etmek
    {noun}
    dechiffrieren
    {vb} {vt}
    		 deşifre etmek
    {vb}
    enträtseln
    {vb} {vt}
    		 deşifre etmek
    {vb}
    entschlüsseln
    {vb} {vt}
    		 deşifre etmek
    {vb}

    Indirekte Treffer

    Deutsch Türkisch
    entziffern
    {vb} {vt}
    		 deşifre etmek
    {vb}
    die Entzifferung
    {noun} {f}
    		 deşifre etmek
    {noun}
    dechiffrieren
    {vb} {vt}
    		 deşifre etmek
    {vb}
    enträtseln
    {vb} {vt}
    		 deşifre etmek
    {vb}
    entschlüsseln
    {vb} {vt}
    		 deşifre etmek
    {vb}
    der Beschuss
    {noun} {m}
    mil.
    		 ateş etme
    {noun}
    das Fräsen
    {noun} {n}
    		 freze etme
    {noun}
    die Danksagung
    {noun} {f}
    		 teşekkür etme
    {noun}
    extrahieren
    {vb} {vt}
    		 elde etme
    {vb}
    die Blockierung
    {noun} {f}
    		 bloke etme
    {noun}
    die Wegbeschreibung
    {noun} {f}
    		 yol tarif etme
    {noun}
    die Zuwiderhandlung
    {noun} {f}
    		 ihlal etme
    {noun}
    die Ausschaltung
    {noun} {f}
    		 yok etme
    {noun}
    die Vernichtung
    {noun} {f}
    		 yok etme
    {noun}
    die Entsorgung
    {noun} {f}
    		 yok etme
    {noun}
    die Ausrottung
    {noun} {f}
    		 yok etme
    {noun}
    aburteilen
    {vb}
    law.
    		 mahkum etme
    {vb}