Direkte Treffer

    Deutsch Türkisch
    die Außenseiter
    {noun} {pl}
    yalnız başına yaşayan
    {noun} {pl}

    Indirekte Treffer

    Deutsch Türkisch
    alleinlebend
    {adv}
    yalnız yaşayan
    {adv}
    der Eigenbrötler
    {noun} {m}
    yalnız yaşayan kimse
    {noun}
    der Höhlenbewohner
    {noun} {m}
    mağarada yaşayan
    {noun}
    wildlebend
    {adj}
    vahşi yaşayan
    {adj}
    der Waldbewohner
    {noun} {m}
    ormanda yaşayan
    {noun}
    der Rheinländer
    {noun} {m}
    Ren bölgesinde yaşayan
    {noun}
    leichtlebig
    {adj}
    hafif yaşayan
    {adj}
    die Abstinenzlerin
    {noun} {f}
    alkol yoksunluğu yaşayan kadın
    {noun}
    allein
    {adv}
    tek başına
    {adv}
    alleine
    {adv}
    tek başına
    {adv}
    einsam
    {adj}
    tek başına
    {adj}
    pro
    {prep}
    başına
    {prep}
    nur
    {adv}
    yalnız
    {adv}
    lediglich
    {adv}
    yalnız
    {adv}
    einzig
    {noun}
    psych.
    yalnız
    {noun}
    einzeln
    {noun}
    psych.
    yalnız
    {noun}
    einsam
    {adj}
    yalnız
    {adj}
    allein
    {noun}
    psych.
    yalnız
    {adj}
    Alleine
    {noun}
    psych.
    yalnız
    {noun}