Direkte Treffer

    Deutsch Türkisch
    Beschränkung
    {noun}
    sınırlama
    {noun}
    die Einschränkung
    {noun} {f}
    sınırlama
    {noun}
    die Limitierung
    {noun} {f}
    sınırlama
    {noun}
    abgrenzen
    {vb}
    sınırlamak
    {vb} {acc}
    begrenzen
    {vb}
    sınırlamak
    {vb} {acc}
    beschränken
    {vb}
    sınırlamak
    {vb} {acc}
    einschränken
    {vb}
    sınırlamak
    {vb} {acc}
    limitieren
    {vb}
    sınırlamak
    {vb} {acc}
    abgrenzen
    {vb}
    sınırlamak
    {vb} {acc}
    eingrenzen
    {vb}
    sınırlamak
    {vb} {acc}

    Indirekte Treffer

    Deutsch Türkisch
    abgrenzen
    {vb}
    sınırlamak
    {vb} {acc}
    begrenzen
    {vb}
    sınırlamak
    {vb} {acc}
    beschränken
    {vb}
    sınırlamak
    {vb} {acc}
    einschränken
    {vb}
    sınırlamak
    {vb} {acc}
    limitieren
    {vb}
    sınırlamak
    {vb} {acc}
    abgrenzen
    {vb}
    sınırlamak
    {vb} {acc}
    eingrenzen
    {vb}
    sınırlamak
    {vb} {acc}
    das Abgrenzungsproblem
    {noun} {n}
    sınırlama sorunu
    {noun}
    das Abgrenzungskriterium
    {noun} {n}
    sınırlama kriteri
    {noun}