Direkte Treffer

    Deutsch Türkisch
    hereinschicken
    {vb} {vt}
    içeri göndermek
    {vb} {vt}

    Indirekte Treffer

    Deutsch Türkisch
    hineinbringen
    {vb}
    içeri getirmek
    {vb}
    hereinkommen
    {vb} {vi}
    içeri girmek
    {vb}
    einfahren
    {vb} {vi}
    min.
    içeri girmek
    {vb}
    hereinspazieren
    {vb} {vi}
    içeri girmek
    {vb} {vi}
    einziehen
    {vb} {vi}
    içeri çekmek
    {vb}
    hereinziehen
    {vb} {vt}
    içeri çekmek
    {vb} {vt}
    abschicken
    {vb}
    göndermek
    {vb} {acc}
    einlassen
    {vb} {vt}
    içeri bırakmak
    {vb}
    hereinkriegen
    {vb} {vt}
    ugs.
    içeri almak
    {vb} {vt}
    ugs.
    einfließen
    {vb} {vi}
    içeri akmak
    {vb}
    schlüpfen
    {vb} {vi}
    sessizce içeri girmek
    {vb}
    hereinwinken
    {vb} {vt}
    içeri işaret etmek
    {vb} {vt}
    hineinschleichen
    {vb} {vi}
    içeri sızmak
    {vb} {vi}
    hineinschieben
    {vb}
    içeri sokmak
    {vb}
    ausschließen
    {vb} {vt}
    içeri almamak
    {vb}
    hereinplatzen
    {vb} {vi}
    içeri patlamak
    {vb} {vi}
    herein
    {adv}
    içeri
    {adv}
    hinein
    {adv}
    içeri
    {adv}
    rein
    {adv}
    içeri
    {adv}