Direkte Treffer

    Deutsch Türkisch
    die Wartezeit
    {noun} {f}
    bekleme süresi
    {noun}
    die Karenzzeit
    {noun} {f}
    bekleme süresi
    {noun}

    Indirekte Treffer

    Deutsch Türkisch
    die Anlaufzeit
    {noun} {f}
    hızalma süresi
    {noun}
    das Wartehäuschen
    {noun} {n}
    bekleme kulübesi
    {noun}
    die Warteliste
    {noun} {f}
    bekleme listesi
    {noun}
    das Wartegeld
    {noun} {n}
    bekleme süresi ücreti
    {noun}
    der Ansitz
    {noun} {m}
    bekleme yeri
    {noun}
    der Warteraum
    {noun} {m}
    bekleme odası
    {noun}
    die Wartenummer
    {noun} {f}
    bekleme numarası
    {noun}
    der Aufenthaltsraum
    {noun} {m}
    bekleme odası
    {noun}
    das Wartezimmer
    {noun} {n}
    bekleme odası
    {noun}
    die Aufenthaltsdauer
    {noun} {f}
    kalış süresi
    {noun}
    die Wartehalle
    {noun} {f}
    bekleme salonu
    {noun}
    der Wartesaal
    {noun} {m}
    bekleme salonu
    {noun}
    die Produktionszeit
    {noun} {f}
    üretim süresi
    {noun}
    die Fahrtzeit
    {noun} {f}
    seyahat süresi
    {noun}
    die Warterei
    {noun} {f}
    bekleme
    {noun}
    die Verspätung
    {noun} {f}
    bekleme
    {noun}
    die Warteposition
    {noun} {f}
    bekleme konumu
    {noun}
    die Flugzeit
    {noun} {f}
    uçuş süresi
    {noun}