Direkte Treffer

    Deutsch Türkisch
    der Sportlehrer
    {noun} {m}
    beden eğitimi öğretmeni
    {noun}

    Indirekte Treffer

    Deutsch Türkisch
    die Gymnastik
    {noun} {f}
    beden eğitimi
    {noun}
    das Turnen
    {noun} {n}
    sport.
    beden eğitimi
    {noun}
    der Sportunterricht
    {noun} {m}
    educ.
    beden eğitimi
    {noun}
    der Religionsunterricht
    {noun} {m}
    educ.
    din eğitimi
    {noun}
    die Medienpädagogik
    {noun} {f}
    medya eğitimi
    {noun}
    die Stimmbildung
    {noun} {f}
    mus.
    ses eğitimi
    {noun}
    die Lehrerbildung
    {noun} {f}
    educ.
    öğretmen eğitimi
    {noun}
    die Erwachsenenbildung
    {noun} {f}
    yetişkin eğitimi
    {noun}
    die Volksbildung
    {noun} {f}
    halk eğitimi
    {noun}
    die Schulausbildung
    {noun} {f}
    educ.
    okul eğitimi
    {noun}
    das Auslandsstudium
    {noun} {n}
    educ.
    yurtdışı eğitimi
    {noun}
    die Körpersprache
    {noun} {f}
    beden dili
    {noun}
    die Zergliederungskunst
    {noun} {f}
    beden yapısı
    {noun}
    die Anatomie
    {noun} {f}
    beden yapısı
    {noun}
    die Lehrlingsausbildung
    {noun} {f}
    çıraklık eğitimi
    {noun}
    die Größe
    {noun} {f}
    beden
    {noun}
    Leib
    {noun}
    beden
    {noun}
    der Körper
    {noun} {m}
    anat.
    beden
    {noun}
    der Rumpf
    {noun} {m}
    beden
    {noun}