Direkte Treffer

    Deutsch Türkisch
    Schwerbehindert
    {adj}
    		 ağır engelli
    {adj}

    Indirekte Treffer

    Deutsch Türkisch
    die Schwerbehinderung
    {noun} {f}
    		 ağır engellilik
    {noun}
    der Hindernislauf
    {noun} {m}
    sport.
    		 engelli koşu
    {noun}
    das Hindernisrennen
    {noun} {n}
    sport.
    		 engelli koşu
    {noun}
    der Hürdenlauf
    {noun} {m}
    sport.
    		 engelli koşu
    {noun}
    das Schwerbehindertengesetz
    {noun} {n}
    		 ağır engelli yasası
    {noun}
    lernbehindert
    {adj}
    		 öğrenme engelli
    {adj}
    verhindert
    {adj}
    		 engelli
    {adj}
    hinderlich
    {adj}
    		 engelli
    {adj}
    sehbehindert
    {adj}
    		 görme engelli
    {adj}
    die Blindheit
    {noun} {f}
    		 görme engelli
    {noun}
    hörgeschädigt
    {adj}
    		 işitme engelli
    {adj}
    die Gehbehinderung
    {noun} {f}
    		 yürüme engelli
    {noun}
    körperbehindert
    {adj}
    		 fiziksel engelli
    {adj}
    minderbegabt
    {adj}
    		 zihinsel engelli
    {adj}
    der Behindertenaufzug
    {noun} {m}
    tech.
    		 engelli asansörü
    {noun}
    wandeln
    {vb} {vt}
    		 ağır ağır yürümek
    {vb}
    trampeln
    {vb} {vi}
    		 ağır ağır yürümek
    {vb}
    tappen
    {vb}
    		 ağır ağır yürümek
    {vb}
    zuckeln
    {vb} {vi}
    		 ağır ağır yürümek
    {vb}
    wälzen
    {vb} {vt}
    		 ağır ağır döndürmek
    {vb}