Direkte Treffer

    Deutsch Türkisch

    Keine direkte Einträge gefunden.

    Indirekte Treffer

    Deutsch Türkisch
    verdoppeln
    {vb} {vt}
    		 iki katına çıkarmak
    {vb}
    vervierfachen
    {vb} {vt}
    		 dört katına çıkarmak
    {vb}
    die Mitbenutzung
    {noun} {f}
    		 paylaşılan
    {noun}
    der Eigennutz
    {noun} {m}
    		 kişisel çıkar
    {noun}
    der Jubel
    {noun} {m}
    		 büyük sevinç
    {noun}
    entzücken
    {vb} {vt}
    		 büyük sevinç
    {vb}
    die Interessenkollision
    {noun} {f}
    		 çıkar çatışması
    {noun}
    der Interessenkonflikt
    {noun} {m}
    		 çıkar çatışması
    {noun}
    der Vorteil
    {noun} {m}
    		 çıkar
    {noun}
    der Nutzen
    {noun} {m}
    		 çıkar
    {noun}
    Freude
    {noun}
    		 sevinç
    {noun}
    Freuden
    {noun}
    		 sevinç
    {noun}
    die Fröhlichkeit
    {noun} {f}
    		 sevinç
    {noun}
    Fröhlichkeiten
    {noun}
    		 sevinç
    {noun}
    Lüste
    {noun}
    		 sevinç
    {noun}
    das Vergnügen
    {noun} {n}
    		 sevinç
    {noun}
    die Lust
    {noun} {f}
    		 sevinç
    {noun}
    Ausweg
    {noun}
    		 çıkar yol
    {noun}
    ius.
    Auswege
    {noun}
    		 çıkar yol
    {noun}
    ius.
    die Interessenvertretung
    {noun} {f}
    		 çıkar temsilciliği
    {noun}