Direkte Treffer

    Deutsch Türkisch
    die Klassen
    {noun} {pl}
    		 sınıf
    {noun}

    Indirekte Treffer

    Deutsch Türkisch
    klassenlos
    {adj}
    		 sınıfsız
    {adj}
    das Klassenbuch
    {noun} {n}
    educ.
    		 sınıf defteri
    {noun}
    der Klassenraum
    {noun} {m}
    		 sınıf
    {noun}
    der Klassenkampf
    {noun} {m}
    		 sınıf kavgası
    {noun}
    die Klassenstufe
    {noun} {f}
    		 sınıf düzeyi
    {noun}
    die Klassenfahrt
    {noun} {f}
    		 sınıf gezisi
    {noun}
    der Klassenfeind
    {noun} {m}
    pol.
    		 sınıf düşmanı
    {noun}
    der Klassenbeste
    {noun} {m}
    		 sınıfının en iyisi
    {noun}
    das Klassenzimmer
    {noun} {n}
    		 derslik
    {noun}
    das Klassenzimmer
    {noun} {n}
    		 sınıf
    {noun}
    die Klassenarbeit
    {noun} {f}
    		 yazılı yoklama
    {noun}
    Klassenlehrer
    {noun}
    		 sınıf öğretmeni
    {noun}
    die Klassengröße
    {noun} {f}
    		 sınıf büyüklüğü
    {noun}
    die Klassenkämpfe
    {noun} {pl}
    		 sınıf kavgası
    {noun} {pl}
    der Klassenkamerad
    {noun} {m}
    		 sınıf arkadaşı
    {noun}
    klassenbewusst
    {adj}
    		 sınıf bilincine sahip
    {adj}
    die Klassenarbeiten
    {noun} {pl}
    		 yazılı yoklama
    {noun} {pl}
    der Klassensprecher
    {noun} {m}
    		 sınıf başkanı
    {noun}
    der Klassenkonflikt
    {noun} {m}
    		 sınıf çatışması
    {noun}
    die Klassenlehrerin
    {noun} {f}
    educ.
    		 sınıf öğretmeni
    {noun}