Direkte Treffer

    Deutsch Türkisch
    Gebrauch
    {noun}
    sociol.
    gelenek
    {noun}
    Gebrauch
    {noun}
    sociol.
    görenek
    {noun}
    der Gebrauch
    {noun} {m}
    kullanılış
    {noun}
    Gebrauch
    {noun}
    kullanma
    {noun}

    Indirekte Treffer

    Deutsch Türkisch
    gebraucht
    {adj}
    kullanılmış
    {adj}
    gebrauchen
    {vb}
    kullanmak
    {vb} {vi}
    Gebräuche
    {noun}
    sociol.
    gelenek
    {noun}
    Gebräuche
    {noun}
    kullanma
    {noun}
    der Gebrauchswert
    {noun} {m}
    kullanım değeri
    {noun}
    die Gebrauchtware
    {noun} {f}
    kullanılmış eşya
    {noun}
    die Gebrauchtwagen
    {noun} {pl}
    kullanılmış araba
    {noun} {pl}
    gebrauchsfertig
    {adv}
    kullanıma hazır
    {adv}
    das Gebrauchsmuster
    {noun} {n}
    kullanım örneği
    {noun}
    gebräuchlich
    {adj}
    alışılagelmiş
    {adj}
    gebräuchlich
    {adj}
    geçer
    {adj}
    gebräuchlich
    {adj}
    kullanılır
    {adj}
    gebräuchlich
    {adj}
    yaygın
    {adj}
    der Gebrauchsartikel
    {noun} {m}
    tüketim eşyası
    {noun}
    das Gebrauchsgeschirr
    {noun} {n}
    sofra takımı
    {noun}
    das Gebrauchsfahrzeug
    {noun} {n}
    hizmet aracı
    {noun}
    die Gebrauchsanweisung
    {noun} {f}
    kullanma kılavuzu
    {noun}
    die Gebrauchsanweisung
    {noun} {f}
    kullanma talimatı
    {noun}
    die Gebrauchsfähigkeit
    {noun} {f}
    kullanılabilirlik
    {noun}
    der Gebrauchsgegenstand
    {noun} {m}
    kullanılan eşya
    {noun}